cumhuriyet bir ülkenin parlamentosunun oluşma biçimidir, şöyle ki eğer ülkeyi yöneteni halk seçiyorsa cumhuriyet , babadan oğula geçiyorsa monarşi , bir kralın yanında parlamento da varsa meşruti monarşi adını alır
Cumhuriyet `tekilci` bir karaktere sahiptir, demokrasi ise `çoğulcu`. Cumhuriyetçilik `tek kültürlülüğü`, demokrasi ise `çok kültürlülüğü` esas alır.
Cumhuriyetçi siyasal kültür, `tek tip yurttaş` ve `yekpare/homojen toplum` projesini içkindir. Bu yüzden farklı kimlik taleplerini `bölücü` ve `zararlı` kabul eder. Oysa demokratik siyasal kültür `farklı birey tipleri`nden oluşan, farklı toplum kümelerini olduğu gibi kabul eder, onları değiştirmeyi amaçlamaz.
Cumhuriyetçilik laikliği, demokrasi ise laikliğe içkindir. Cumhuriyetçi siyasal kültürde laikçilik, devletin resmi ideolojisi-kutsalı olarak kabul edilir ve toplum devlet eliyle laikleştirilmek istenir. Demokratik siyasal kültürde ise laiklik, devletin bütün inançlara ve inanç kümelerine karşı yansız olmasını öngören bir siyasal tutum olarak kabul edilir.
Cumhuriyetçi kültür `toplum yaratma`yı öngörür. Demokratik kültür ise `toplum mühendisliği`ne karşı çıkar.
Cumhuriyetçi devletin dine yaklaşımı `ideolojik` olduğu için, `sınırlayıcı` ve `dışlayıcı`dır. Cumhuriyetçi devlet, dinin `kamusal alan`da görünürlük kazanmasını tehlike biçiminde algılar. Demokratik devlet ise dine karşı nötr bir konumda olduğu için özgürlükçüdür.
Cumhuriyetçi devlet, bireyin doğuştan gelen dokunulmaz ve devredilmez hak ve özgürlüklerinin devletin ideolojisi ve bekası adına sınırlamaktan kaçınmaz. Çünkü, `hikmet-i hükümet`, `kamu yararı` ve `yönetimin takdir yetkisi` cumhuriyetçi devletin `olmazsa olmaz` ilkeleri arasında yer alır. Bu yüzden hukuk, devlet önceliklidir. Halbuki demokratik devlet, temel hak ve özgürlüklerin sınırını olabildiğince geniş tutar ve özgürlükleri sınırlamayı bir kural olarak benimsemez. Demokrasilerde hukuk devletin üstündedir.
Cumhuriyet için devlet, demokrasi için birey-toplum önceliklidir. Cumhuriyetçi kültür, birey, toplum, ülke ve milleti devlet için gerekli görür. Demokratik kültür ise, devleti birey, toplum, ülke ve millet için bir araç olarak kabul eder.
demokrasi ise ülkenin ruhudur . tüm devlet organlarına sinmiş bahar kokusudur . karakolda ifadeniz alınırken polisin size çay ısmarlaması demokrasidir, dersin sonunda öğretmenin çocuklar anlamadığınız bir konu var mı demesi demokrasidir.. listeyi uzatabiliriz demokrasinin kesin bir tanımın olmadığını düşünüyorum ama bir devletin faaliyeti ya da kamuda çalışan bir kişinin içinizde güller açtıran her hareketi demokrasidir
Cumhuriyetçi siyasal kültür, `tek tip yurttaş` ve `yekpare/homojen toplum` projesini içkindir. Bu yüzden farklı kimlik taleplerini `bölücü` ve `zararlı` kabul eder. Oysa demokratik siyasal kültür `farklı birey tipleri`nden oluşan, farklı toplum kümelerini olduğu gibi kabul eder, onları değiştirmeyi amaçlamaz.
Cumhuriyetçilik laikliği, demokrasi ise laikliğe içkindir. Cumhuriyetçi siyasal kültürde laikçilik, devletin resmi ideolojisi-kutsalı olarak kabul edilir ve toplum devlet eliyle laikleştirilmek istenir. Demokratik siyasal kültürde ise laiklik, devletin bütün inançlara ve inanç kümelerine karşı yansız olmasını öngören bir siyasal tutum olarak kabul edilir.
Cumhuriyetçi kültür `toplum yaratma`yı öngörür. Demokratik kültür ise `toplum mühendisliği`ne karşı çıkar.
Cumhuriyetçi devletin dine yaklaşımı `ideolojik` olduğu için, `sınırlayıcı` ve `dışlayıcı`dır. Cumhuriyetçi devlet, dinin `kamusal alan`da görünürlük kazanmasını tehlike biçiminde algılar. Demokratik devlet ise dine karşı nötr bir konumda olduğu için özgürlükçüdür.
Cumhuriyetçi devlet, bireyin doğuştan gelen dokunulmaz ve devredilmez hak ve özgürlüklerinin devletin ideolojisi ve bekası adına sınırlamaktan kaçınmaz. Çünkü, `hikmet-i hükümet`, `kamu yararı` ve `yönetimin takdir yetkisi` cumhuriyetçi devletin `olmazsa olmaz` ilkeleri arasında yer alır. Bu yüzden hukuk, devlet önceliklidir. Halbuki demokratik devlet, temel hak ve özgürlüklerin sınırını olabildiğince geniş tutar ve özgürlükleri sınırlamayı bir kural olarak benimsemez. Demokrasilerde hukuk devletin üstündedir.
Cumhuriyet için devlet, demokrasi için birey-toplum önceliklidir. Cumhuriyetçi kültür, birey, toplum, ülke ve milleti devlet için gerekli görür. Demokratik kültür ise, devleti birey, toplum, ülke ve millet için bir araç olarak kabul eder.
demokrasi ise ülkenin ruhudur . tüm devlet organlarına sinmiş bahar kokusudur . karakolda ifadeniz alınırken polisin size çay ısmarlaması demokrasidir, dersin sonunda öğretmenin çocuklar anlamadığınız bir konu var mı demesi demokrasidir.. listeyi uzatabiliriz demokrasinin kesin bir tanımın olmadığını düşünüyorum ama bir devletin faaliyeti ya da kamuda çalışan bir kişinin içinizde güller açtıran her hareketi demokrasidir
0 yorum :
Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.