Fotoğraf çekmek için İstanbul’a gelen ve 21 Ocak’ta ortadan kaybolan Amerikalı Sarai Sierra’nın uzun aramalardan sonra öldürüldüğü belirlenmişti. Cesedi 2 Şubat’ta İstanbul’un Cankurtaran semtindeki sur dehlizinde bulunan 33 yaşındaki Sierra’nın başına sert bir cisimle vurulması sonucu öldürüldüğü ortaya çıkmış ve kadının katiline ilişkin şüpheler kâğıt toplayıcılığı yapan ‘Laz Ziya’ lakaplı Ziya Tanseli üzerinde yoğunlaşmıştı.
Suriye’ye kaçacaktı
Suriye’ye kaçacaktı
Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma yürüten İstanbl Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, bir anda ortadan kaybolan Tanseli’nin ağabeyi ve kardeşlerinden kan örnekleri almış, İstanbul Polis Kriminal Laboratuarı’nda da kıl ve kan örneklerinin DNA’sı çıkarılmıştı. Tanseli’nin evindeki yastığında bulunan kıl örneğinden çıkarılan DNA ile Sierra’nın tırnak arasında bulunan dokuların ve tişörtündeki kan damlasından çıkarılan DNA’nın uyuştuğu ortaya çıkınca emniyetin tüm birimleri Tanseli’ye ulaşmak için alarma geçirildi.
Tanseli’nin cinayetin ardından önce memleketi Karabük’e, oradan da Hatay’a gittiğine ilişkin elde edilen bilgiler sonrası Hatay ve çevresinde aramalar yoğunlaştırıldı. Katil zanlısının iç savaşın yaşandığı Suriye’ye geçerek izini kaybettirmeye çalışacağı düşüncesiyle emniyet birimleri Suriye’deki muhalif grupları da bilgilendirdi. İstanbul, Karabük ve Hatay’da birçok güvenlik kamerası izlenerek kaçtığı noktalar belirlenen Tanseli’nin yerini ise MİT buldu. Tanseli’nin Hatay Reyhanlı’da olduğunu tespit eden MİT, bu bilgiyi güvenlik birimleriyle paylaştı. Bunun üzerine düzenlenen baskınla 1.5 aylık amansız takip sona erdirildi. Gözaltına alınarak, Hatay Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Tanseli’nin burada ifadesine başvuruldu. Sağlık kontrolü için Antakya Devlet Hastanesi’ne götürülürken görüntülenen Tanseli’nin üzerindeki pantolonunun askeri kamuflajlı olması dikkat çekti. Tanseli daha sonra, soruşturmanın yürütüldüğü İstanbul’a gönderildi. Bu arada Tanseli’nin emniyetteki ilk ifadesinde Sierra’yı öldürdüğünü kabul ettiği ve “Olay esnasında tinerin etkisindeydim. Sert bir cisimle kadına vurduğumu hatırlıyorum” dediği öne sürüldü.
Tanseli’nin cinayetin ardından önce memleketi Karabük’e, oradan da Hatay’a gittiğine ilişkin elde edilen bilgiler sonrası Hatay ve çevresinde aramalar yoğunlaştırıldı. Katil zanlısının iç savaşın yaşandığı Suriye’ye geçerek izini kaybettirmeye çalışacağı düşüncesiyle emniyet birimleri Suriye’deki muhalif grupları da bilgilendirdi. İstanbul, Karabük ve Hatay’da birçok güvenlik kamerası izlenerek kaçtığı noktalar belirlenen Tanseli’nin yerini ise MİT buldu. Tanseli’nin Hatay Reyhanlı’da olduğunu tespit eden MİT, bu bilgiyi güvenlik birimleriyle paylaştı. Bunun üzerine düzenlenen baskınla 1.5 aylık amansız takip sona erdirildi. Gözaltına alınarak, Hatay Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Tanseli’nin burada ifadesine başvuruldu. Sağlık kontrolü için Antakya Devlet Hastanesi’ne götürülürken görüntülenen Tanseli’nin üzerindeki pantolonunun askeri kamuflajlı olması dikkat çekti. Tanseli daha sonra, soruşturmanın yürütüldüğü İstanbul’a gönderildi. Bu arada Tanseli’nin emniyetteki ilk ifadesinde Sierra’yı öldürdüğünü kabul ettiği ve “Olay esnasında tinerin etkisindeydim. Sert bir cisimle kadına vurduğumu hatırlıyorum” dediği öne sürüldü.
Yoksulluktan kışın cezaevine giriyordu
Ziya Tanseli’nin, Karabük’te esnaf olan arkadaşı Zafer Özden, onu en son Murat Çimen’e ait kahvede gördüğünü söylemiş, Tanseli’nin “İstanbul’daki Sarai Sierra cinayetinin benim üzerime kalacak diye kaçtım” dediğini iddia etmişti. Tanseli’nin her sabah kahveye kahvaltıya geldiğini anlatan Özden, ifadesinde şunları söylemişti:
“Baktım oturuyor içeride. Başka bir yere işe gidecektik. ‘Neden burada oturuyorsun, gel seni de götüreyim’ dedim. ‘Yok’ dedi. Ama sonra da ikna ettim. Arabaya bindik. İşçileri işe bıraktım. Parası yokmuş, iki paket sigara aldım ona. Bana ‘İstanbul’da olaylar oldu, benim üzerime kalacak diye kaçtım’ dedi. Suriye ya da İran’a geçeceğini söyledi. Adam öldürmek değil, tavuğu bile kesemez. Kışın yatacağı yer olmadığı için küçük suçlar işleyerek cezaevine girdiğini biliyoruz o kadar.”
“Baktım oturuyor içeride. Başka bir yere işe gidecektik. ‘Neden burada oturuyorsun, gel seni de götüreyim’ dedim. ‘Yok’ dedi. Ama sonra da ikna ettim. Arabaya bindik. İşçileri işe bıraktım. Parası yokmuş, iki paket sigara aldım ona. Bana ‘İstanbul’da olaylar oldu, benim üzerime kalacak diye kaçtım’ dedi. Suriye ya da İran’a geçeceğini söyledi. Adam öldürmek değil, tavuğu bile kesemez. Kışın yatacağı yer olmadığı için küçük suçlar işleyerek cezaevine girdiğini biliyoruz o kadar.”
BİLGİLER PAYLAŞILDI
9 Şubat’ta Hatay’a giden ekipler Laz Ziya’nın 16 Şubat’ta yardım alarak Suriye’ye geçtiğini tespit etti. Polis, Amerikalı CIA ve Özgür Suriye Ordusu’na da zanlının görüntülerini ve bilgilerini verdi. Özgür Suriye Ordusu, Laz Ziya’nın bir asker arkadaşıyla buluştuktan sonra Reyhanlı’dan Suriye’ye geçtiğini öğrendi. Muhalifler üzerinden gelen bir bilgi güvenlik güçlerini harekete geçirdi. Türkiye’den savaşmaküzere gelen bir kişinin yanında sağır ve dilsiz bir kişinin bulunduğu bilgisi üzerine harekete geçildi. Tasalı’nın Halep yakınlarındaki bir kasabada bir adreste saklandığı bilgisi teyit edildi. Muhalif ordusu içerisine giren MİT elemanları, Tasalı’nın kaldığı bölgede yaptığı keşifin ardından katil zanlısını kaldığı adreste yakaladı.
Askeri kamuflaj giydirdiler
Askeri kamuflaj giydirdiler
Muhalif grupla birlikte yola çıkan istihbarat birimleri, Tasalı’ya dikkat çekmemesi için askeri kamuflaj giydirerek 2 günlük bir yolun ardından Suriye’de Atme kasabasında muhaliflere teslim etti. Ziya Tasalı, MİT’in kontrolünde muhaliflerle birlikte Türkiye’ye getirldi. Bu gelişme Hatay İstihbarat Şube birimlerine de bildirildi. Bunun üzerine Hatay polisi Ziya Tasalı’yı Reyhanlı’daki bulunduğu adreste gözaltına aldı.
‘Çok tiner çekmiştim’
‘Çok tiner çekmiştim’
Ziya Tasalı, İstihbarat birimleri tarafından alınışının ardından, resmi olmayan ilk ifadesini muhaliflerin kameralarına verdi. Tasalı, “Tineri çok kullanmıştım. Bir kadının gezindiğini gördüm. Kadın üzerime geldi. Sert bir şeyle kafasına vurdum. Üzerime kan sıçradığını hatırlıyorum. Kendime geldiğimde öldüğünü anladım. Saklamaya çalıştım. 9 gün oralarda gezdikten sonra önce Karabük’e oradan Hatay’a kaçtım. Burada daha önce tanıdığım Suriyeli arkadaşım ile buluştum. Beni Halep’e geçirdi. Bir ay yanında kaldım. Fakat kendisi böyle bir şey yaptığımı bilmiyordu” dedi.
0 yorum :
Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.