Sinemanın bulunuşuyla İtalya’ya gelişi aynı yıl gerçekleşti (1895). Ancak ilk yerel denemeler on yıl sonra Torino Kenti’nde, Roberto Omegma yönetiminde haber filmi olarak yapıldı. 1930′lara kadar yaşayacak olan Cines Yapımevi açıldı. Yönetmen Luigi Maggi Pompei’nin Son Günleri (1908) ile yankı uyandırdı. Enrico Guazzoni Quo Vadis‘i (1912), Giocanni Pastrone, Cabiria‘yı (1914) çekti. Bu filmle birlikte kadın yıldızlar saltanatı başladı.
Dış pazarları Hollywood’un ele geçirmesi ardından Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle İtalyan sineması bir çöküntü sürecine girmesinin yanı sıra Mussolini filmlerden propaganda aracı olarak yararlanma yoluna gitti. Roma’da 1935′te Deneysel Sinema Merkezi Okulu, 1937′de görkemli Cine Citta yapımevleri kuruldu. Asıl atılım savaşın bitimindeki özgürlük ortamında gerçekleşti. İlk mesajını L. Visconti’nin Ossessionew (Tutku, 1942) ile veren özellikle Rossellini’nin Roma Citta Aperta (Roma Açık Kent’i, 1945) ile yankı bulan Yeni Gerçekçilik (Neo Realismo) Akımı başeserlerini üstüste üretti. R. Rossellini’nin filmlerin yanı sıra Sciuscia (Ayakkkabı Boyası) 1946, Ladri Di Biciclette (Bisiklet Hırsızları) 1948, Riso Amaro (Acı Pirinç) 1949, Miracolo a Milano (Milano Mucizesi) 1950, Umberto D (1952-tümü V. De Sica’nın), La Terra Trema (Yer Sarsılıyor 1948, L. Visconti).
Hızla gelişen akım 1950′lerin başında yerini ticari sinemaya bıraktı. Toto, Walter Chiari, Ugo Tognazzi İtalyan komedisinin sivrilen adları oldu. Silvano Mangano, Gina Lolobrigida, Claudia Cardinale, Sophia Loren gibi yıldızlar dünyaca ünlendi. Michelangelo Antonioni ile Federico Fellini’nin yaptığı psikolojik ve sanat değeri yüksek gişe geliri düşük filmler çeviren bir yönetmen topluluğu devreye girdi. Bu iki sanatçı çeyrek yüzyıla damgalarını bastılar: L’Avventura (Serüven), La Notte (Gece), İl Desorto Rosso (Kızıl Çöl, M. Antonioni); La Dolce Vita (Tatlı Hayat), Otto e Mezzo (Sekizbuçuk), Amarcord (Anımsıyorum, F. Fellini).
Eski kuşaktan Visconti de bir dizi başesere imzasını attı: Roccocio Suoi Fratelli (Rocco ve Kardeşleri), Leopard (Leopar), Morte a Venezia (Venedik’te Ölüm), L’İnnocente (Masumlar) vb. Oyunculuğa ağırlık vererek yönetmenliğini arka plana atan De Sica’ya karşılık Mario Monicelli L’Armata Brancaleone (Brancaleone Ordusu), La Ragazza con la Pistola (Tabancalı Kız); Pietro Germi, Divorzio all’İtaliana (İtalyan Usulü Boşanma), Sedotta e Abbandonata (Aldatılmış ve Terkedilmiş); Alberto Lattuada, La Steppa (Bozkır), Fraulein (Kadın Doktor), Sono Stato İo! (Beri Benim), nitelikli yapımlar sergilediler.
Daha genç kuşak duruma el attı: Tango a Parigi (Paris’te Son Tango); Novocento (Bin Dokuz Yüz) Liliana Cavani, İl Portieredi Notte (Gece Bekçisi); Paolo Pasolini, Mamma Roma (Roma Anne); Taviani Kardeşler, Padre Padrone (Babam ve Ustam) Mario Bellocchio, Pugni in Tasça (Cepteki YUmruklar); Ermanno Olmi, L’Albero degli Zaccoli (Takunya Ağacı); Lina Wertmüller, Citta Violenta (Kan Davası), Mimi Metallurguo nell’onore (Maden İşçisi Mimi), Ettore Scola, A Private day (Özel Bir Gün), Teracce (Teras), Ball (Balo); Fabio Carpi, Basileus Quartet (Basileus Dörtlüsü), Pupi Avati (Biz Üçümüz), Nanni Moretti (Ayin Bitti); Taviani Kardeşler’in, Kaos (1984); Scola’nın, La Famiglia (Aile) 1986; Bertolucci’nin, Last Emperor (Son İmparator) 1988; Fellini’nin, La Vocadella luna (Ay’ın Sesi) 1989; son dönemin soluklu filmleri oldu.
Bu arada Sergio Leone’nin öncülük ettiği muhteşem Spagetti Westernler, Dino Risi’nin düzeyli güldürüleri, Mario Bava ve Dario Argento’nun korku öyküleri gişe rekorları kırdı. Oyuncu Marcello Mastroiani’nin adı İtalya sınırlarını aştı. Parasal sorunlarla karşılaşan İtalyan filmciliği günümüzde RAI’nin (İtalyan Televizyon Kurumu) desteğiyle toparlanma çabası içine girmiş bulunmakla beraber bir toparlanma aşaması yaşamaktadır.
-
İtalyan Sineması Hakkında Bilgi - İtalyan sineması tarihi
14 Temmuz 2012 Cumartesi
yazildi.
Tweetle
Sponsorlu Bağlantılar |
0 yorum :
Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.