Kürtaj olan bir annenin bebeğinin ağzından yazılan mektuptan sonra şimdi de karşıt fikir olarak, kürtajla alınmış engelli bir bebeğin ağzından mektup yazıldı..
adımı boş verin. çünkü kimliğim olmasına rağmen aslında tam olarak yaşadığım söylenemez. bakıma muhtacım, karar alamam. çünkü zeka geriliğim var. ailenin ilk çocuğuyum. tek çocuk istemişler ama ben bu durumda doğunca, ikinci bir çocuk yapmaya karar vermişler ve kız kardeşim doğmuş... bir kız, bir erkek...
biz kaybedilmiş iki hayattan ibaretiz. ben yaşıyorum ama zeka geriliğinden dolayı ne yaptığımı bilmiyorum, engelleyemiyorum bazı hareketlerimi. 30 yaşındayım, güçlüyüm, benim hareketlerimi engellemekte güçlük çekebiliyorlar. hele annem ve babam yaşlandıkça bu onlar için daha güç oluyor.
zeka geriliğim var ama hormonlarım düzgün çalışıyor. kızlara ilgim var. ailem sürekli beni uyarıyor ama engel olamıyorum. güzel bir kız gördüm mü ilgimi çekiyor. bana kızıyorlar bazen, "ablayı rahatsız ettin" diye. ben de üzülüyorum çünkü, hem sevecen yaklaşmak istiyorlar beni üzmemek için, hem de korkuyorlar. bazen ilgimi abartabiliyorum ve sadece ilgi gösterdiğim kıza değil, onun ailesine/arkadaşlarına/çevresine de ciddi sorunlar çıkarabiliyorum. çok üzülüyorum ama elimden bir şey gelmiyor.
kız kardeşimin de hayatını şimdiden mahvettim. çünkü sırtında bir yük olduğumu biliyorum. hiç bir erkek, kız kardeşim hakkında ciddi düşünmüyor. sebebi ise benim varlığım. çünkü kız kardeşimle ciddi düşünen birisi, ileride hayatlarını iki kişi yaşamayacağını biliyor. benim varlığım ve içinde bulunduğum durum onları ürkütüyor ve böyle bir yükü olmayan kızları tercih ediyorlar. kız kardeşim 28 yaşında ama hiç sevgilisi olmadı, psikolojik bazı probleri var benim yüzümden çünkü aynı evde yaşıyoruz ve 28 yıldır hayatını kısıtlıyorum. o da haklı... çok üzülüyorum.
bende isterdim okumayı, arkadaşlarım olmasını, insanların benden korkmadan bana yaklaşmasını. sevgilim olmasını o kadar çok isterdim ki, karım olmasını, eş olmayı, baba olmayı ama bunların hiç birisini yapacak gücüm yok. annem babam yaşlanıyorlar ve benim nasıl hayatımı idare ettireceğime dair kaygıları var, bu yüzden kız kardeşimi, onlar vefat ettikten sonra bana baksın diye doğurmuşlar. onlar da haklı, çünkü evlatlarıyım. keşke doğmasaydım, çünkü sadece annemin babamın hayatlarını kısıtlamakla kalmadım, kız kardeşimin de hayatını yok ettim. o şimdiden bana bakmakla mükellef bir birey olarak şimdiden hayatını yaşayamayan, ölmüş bir insan...
şimdi ise kürtaj yasaklansın diyorlar. ne acı. çünkü ne benim, ne ailemin, ne de çevremin çektiği acılardan bihaberler. anneme sormuşlar, isterseniz alabiliriz diye. hayır demiş annem, kıyamamış bana. bu kararı çok zor şartlar altında, göz yaşları içinde alan ve bu kararı aldıkları için psikolojik durumu üzerinden atamayan pek çok aile var, annem bu kararı almaya korkmuş, istememiş ama bu kararı alabilenler ne kadar çok üzülseler de, isyan da etseler en azından ne doğan çocuklarının hayatını doğurarak yok etmişler ne de "gelecekte biz olmadığımız da ne olacak" sorusuyla diğer doğurdukları çocuğun...
çünkü ben 3 yıl üzülüp acısının geçeceği bir çocuk değilim. 30 yıldır katlanarak artan üzüntü ve kaygı veriyorum aileme, çevreme ve annem babam son nefeslerini verirken, huzur içinde ölmeyecekler. benim kaygımı yüreklerinin en derinlerinde yaşayarak son nefeslerini vererek gidecekler ve ben sadece kız kardeşimin omuzlarında olacağım.
vicdan sadece kürtaj yapmayanlar da yok ya da inancı olan kişilerde. ahlak sadece meclistekiler de yok...
kürtaj bir cinayet değildir, önce bunu idrak edin. ben ve benim gibi doğma olasılığı kesinleşmiş bebeklerin doğmasına izin vermek asıl cinayettir. evet, ben doğdum, ama yaşıyor muyum bir sorun kendinize?
-
Kürtajla Alınmış engelli bir bebeğin mektubu
1 Haziran 2012 Cuma
yazildi.
Tweetle
| Sponsorlu Bağlantılar |


cok haklisin..Umarim bunun üstesinden gelirsin en kisa zamanda kardesim..Allah yolunu acik etsin.dualarim seninle.
YanıtlaSil