Akp'nin ileri demokrasi treninden inen yetmez ama evetçiler

inenler derken, aslıında biraz kibarca ifade kullanmak için. maksat kalpler kırılmasın.
kimi trene daha ilk istasyonda binemedi.
kimi daha yolun başında kan uyuşmazlığından dışlandı. 
kimi de, tren yükünü iyice alınca, karga tulumba trenden aşağı atıldı.
trene arkadan bakıp, el sallayanların ortak özellikleri, iktidar ve cemaatten farklı, bir iki düşüncesini dile getirip, ben farklıyım, ben özgürüm demek istemesiydi. gördüğü ufak tefek demokrasi yanlışlarına dokunup, iktidara ince ayar çekme amacındaydılar. sonuçta tren de, cumhuriyet treni değil, demokrasi treniydi, istediği gibi yazar çizerdi, değil mi? 
yok öyle olmadı, darbe dönemlerinde bile, böyle sansür ve baskı uygulanmadı diyenlerin sayısı giderek artıyor.
oysa, treninin hızından olacak, tren camından bakınca, etraf hep yeşil, insanları barışık, herkes mutlu mesuttu.

(bkz: nuray mert) türban ve parti kapatma sürecindeki desteğine karşı, azıcık diklenince, hedef tahtasına oturtuldu. 
(bkz: ruşen çakır) hopa sonrası gösterdiği insani refleksle başbakanı sıkıştırayım derken, çizik yedi. ama hala islamcılara karşı gönlünde bir kapı aralık. 
(bkz: mehmet altan) trenden atıldıktan sonra, en çok sesi çıkan. "biz neye destek verdik, ne oldu, ülke çatışma ortamına sürükleniyor, yandaş gazeteler tehditle reklam alıyor, 12 eylülde bile böyle sansür yoktu" diyerek, "giderim ama sizi de yakarım" ayarında.
(bkz: cengiz çandar) ileri demokrasisinin, ileri hukuku, fenerbahçesine dokununca, birden günü aydın oldu.

farklı olarak, demokrasi treninden atılmaya çalışılsa da, kapıya yapışıp, ilk ben bindim, şimdi inmem de inmem diye bağıra, bağıra tren kapısında asılı kalanlar da var. (bkz: ahmet altan)
tren kalktıktan sonra binme başarısını gösteren de var. (bkz: yiğit bulut)

(uyumaz, 05.02.2012 16:00 ~ 16:06)

ekşisözlük.com