-

Ateşten Gömlek romanın incelenmesi konusu - Halide Edip Adıvar

16 Eylül 2012 Pazar yazildi.
Sponsorlu Bağlantılar

İzmir'in işgalinde kocası ve çocuğu düşmanlarca katledilen Ayşe, İstanbul'daki akrabalarına, Peyamilere gelir. Halk İstanbul'un işgalini protesto etmek için mitingler yapmaktadır.

Aşağıdaki parçada, Peyami ve Ayşe'nin katıldığı Sultanahmet Mitingi anlatılmaktadır:
O gün asıl Türkiye'yi ben ilk defa gördüm. İstanbul'un arkası, asıl mahalleleri ağzını açmış, sakinlerini dökmüştü. Birçok ihtiyar kadın, birçok ihtiyar erkek gördüm. İstanbul'un asık yüzlü, suskun ve görünmez ihtiyarları! Arkalarında hangi zamana ait olduğu bilinmeyen garip setreler, redingotlar içinden hafif, buruşuk boyunları yükseliyor, gözlükleri altından yaşlar beyaz sakallarına açıkça akarak ağlıyorlar. İpekli, bol çarşafları içinde buruşuk yanaklarına yaşlar akarak nineler geliyor. Sarılı kırmızılı basma entarisinin yeni çarşafından fırlamış, yemenilerinin oyaları görünen küme küme, gözleri kırmızı, yüzleri Fransız İhtilalinde Versay'a hücum eden kadınlar alayının tablosu gibi o kadar çok kadın var ki! Hiçbiri ne önünü ne arkasını görüyordu. Hamal ile genç aydının, Karagümrüklü işçi İstanbullu kadınla yüksek ökçeli süslü kadının omuz omuza, yüz yüze geldiği bir gündü. Derinliği görülemeyen meydanda müthiş bir insan denizi derin ve sessiz uğultusuyla akıy­or, akıyor, yalnız çok yoğun olan ortası kımıldamıyordu. Bütün bu canlı deniz üstünde Sultanahmet'in beyaz minareleri, hapishane binası yüzüyor gibi yükseliyordu. Binaların üstünden, caminin avlusundaki ağaçlar­dan salkım salkım insan kütleleri sarkıyor, bunun üstünden beyaz minarelerden uzanan siyah bayraklar bazen halkın başına, bazen beyaz güvercin bulutlu mavi göğe uçuyordu. Sultanahmet bahçesinin parmak­lıklarına dayanmış bir ihtiyar dişsiz ağzı, açık, fersiz gözlerinden, sürülmüş tarla gibi buruşan yanaklarına akan gözyaşlarıyla beraber bağıra bağıra ağlıyordu. Ayasofya tarafından giren herkes uçan Türk bayraklarını siyah görünce dudaklarından bir feryat, kısılmış bir hıçkırık fırlıyordu. Gözleri sürmeli olduğunu en boyalı genç kadınlar bile unutmuş, bütün boyaları yanaklarından yaşlarla akıyordu.

Halide Edip ADIVAR

0 yorum :

Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.

-