Türkiye Suriye ile Neden savaşıyor?

Başbakanlık'tan yapılan yazılı açıklamada Suriye'ye karşılık verilerek belirlenen noktaların vurulduğu bildirildi

Akçakale'ye top mermisi düşmesiyle ilgili olarak Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, ''Bu menfur saldırıya, sınır bölgesindeki Silahlı Kuvvelerimiz tarafından angajman kuralları doğrultusunda anında gereken karşılık verilmiş, radarla tespit edilen Suriye'deki noktalara top atışı yapılarak hedefler vurulmuştur'' ifadelerine yer verildi.

Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine Suriye tarafından atılan top mermisinin düşmesi ve 5 kişinin ölümüne yol açması sonrasında Başbakanlık'tan yapılan basın açıklamasında, ''Türkiye, angajman kuralları ve uluslararası hukuk çerçevesinde, Suriye rejiminin ulusal güvenliğimize yönelik bu tür provokasyonlarını asla karşılıksız bırakmayacaktır'' vurgusu yapıldı.

Bugün saat 16.30 sularında Suriye rejim güçlerince açılan top ateşi sonucunda, Şanlıurfa'ya bağlı Akçakale ilçemizde 5 vatandaşın hayatını kaybettiği, 9 vatandaşın da yaralandığına dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

''Bu menfur saldırıya, sınır bölgesindeki Silahlı Kuvvetlerimiz tarafından angajman kuralları doğrultusunda anında gereken karşılık verilmiş; radarla tespit edilen Suriye'deki noktalara top atışı yapılarak hedefler vurulmuştur.''

 ‘Suriye meselesinden Türkiye’ye ne canım’ diyen içimizdeki İrlandalılar aslında fotoğrafın tamamına bakamayanlardır…

Türkiye ilk defa Ortadoğu’da ‘Artık bende varım’ dedi.

Uzun yıllar Amerika ve İsrail’in egemenliği altında olan Ortadoğu işte bu yüzden ilk defa yönünü Türkiye’ye döndü.

Bundan ciddi manada rahatsızlık duyan ABD ve İsrail; CIA, MOSSAD ve PKK işbirliği ile saldırıya geçti.

Uludere Olayı, Türk uçağının düşürülmesi...

Hakkari ve Beytüşşebap kalkışmalarından, Foça eylemine; Gaziantep'te patlayan bombadan, son Bingöl saldırılarına kadar son aylarda yoğun biçimde Türkiye Kervanı'nın saldırıya uğraması...

Alayı, aynı kirli hesaba dahildir.

... ... ...

Başbakan'ın, MİT Müsteşarı'nın ve Genelkurmay Başkanı'nın nasıl hedef alındığını hep birlikte izliyoruz.

Bu haince ihanetle sarmalanmış saldırıları düzenleyen kirli ve karanlık ellerin kimlerin olduğunu ve nasılda aynı cenahta olduğunu milletimiz görüyor.

………..

Beytüşşebap köprüsünü kollamayarak patlatılmasına müsaade eden bu hain el kim ise, Afyon’da 20 günlük askerleri müimmat deposuna sokarak milletin vicdanını infilak ettiren el kim ise, Türk Uçağını düşürenler her kim ise, Bingöl'de askerlerimizi silahsız, korumasız, toplanma kampına sevkederek adeta bir hedef tahtasına koyan el de aynıdır.

………..

Peki ne oldu da Türkiye’ye karşı bu saldırılar giderek artıyor?

Saçlarını Latin Amerika'dan Ortadoğu'ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada ağartmış bir adam var.

1970 ve 1980'li yıllardaki deneyimlerinden yola çıkarak yazdıkları son on yıldır tüm dünyada tartışma yaratan ABD'li yazar ve aktivist John Perkins…

‘Bir Ekonomi Tetikçisinin İtirafları’ isimli kitabının yazarı.

ABD medyası kitabı görmezden gelse de 30’dan fazla dile çevrilerek dünyada en fazla satan kitap olarak raflardaki yerini aldı. Perkins bu yüzden, ‘Kitaplarım milyonlarla buluştu beni temizleseler ne olur’ diyor.

İşte bu saçları ağarmış adam uzaklardan 'Ortadoğu'da sıkıntılar 2015'te biter. Bölgede kararları da Türkiye verir!' diye sesleniyor…

Ekonomik tetikçi Perkins, Araplar'ın son üç yıl itibarıyla ABD'den 500 milyar doları geri çektiğini, bu paranın yarısının Türkiye'ye gittiğini' 28 Temmuz 2012 tarihli Takvim gazetesine açıklamıştı.

Yani Arap sermayesinin Türkiye’ye yöneldiğini açıklamıştı.

………. 

Türkiye'nin küresel krizi en az zararla atlatması, tam da böyle bir süreçte IMF'ye veda etmesi kimsenin işine gelmiyor anlayacağınız.

İsrail, Arap Baharı ile iktidara gelen yönetimleri tehdit olarak görüyor; Bu durum, geçenlerde açıklanan İsrail askeri istihbarat biriminin raporuyla da tescillendi.

İşte Arap baharını sonbahara çevirmek isteyenler tetiğe bastı.

Olayın özeti budur.

Türkiye’nin bölgesinde süper güç olma yolunda ilerlemesini hiç kimse engelleyemeyecektir

Son söz; ‘En karanlık anlar şafağın yakın olduğu anlardır...’