Pika Sendromu (Yabancı Madde Yeme Alışkanlığı) tedavisi

Pika tanısı konulan insanların toprak, kağıt, yapıştırıcı ve kil gibi yenilemeyen maddeleri yemeye inanılmaz dürtüleri vardır. Bunun mineral eksikliğiyle ilişkili olduğuna inanılmasına rağmen, sağlık uzmanları gerçek bir neden ve çözüm bulamamışlardır.

Pika sendromu yabancı madde yeme alışkanlığı anlamına gelir. Bunun gelişme nedeni ise daha çok demir, bakır ve çinko eksikliğine bağlı olmaktadır. Kişide demir eksikliği varsa buna bağlı olarak kansızlık gelişir. Daha çok çocuklarda görülür. Toprak, kağıt, buz, ip, kireç, kum, boya gibi maddelerin yenmesi ile ortaya çıkan bir durumdur. Çocukların dünyayı tanıma anlamında her bulduğunu ağzına atması ile karıştırılmaması gereken bir durumdur. Bazen hamile kadınlarda da toprak yeme olayı ile karşılaşmaktayız. Hamilelik sürecinde demir eksikliği gelişmesine bağlı olarak bu tablo ortaya çıkmaktadır. Bulantı hissini azaltacağı düşüncesi ile toprak yenir ve buna bağlı olarak demir eksikliği oluşabilir. 

Çocuklarda zeka gelişimini etkiler Diyetisyenleri ilgilendiren kısmı ise demir, bakır ve çinko eksikliğinde sorunun oluşmamasıdır. Çocuklardazeka gelişimi sorunlarına bağlı olarak pika sorunu gelişebilir. Kansızlık ve çinko eksikliği çocuğun zihinsel gelişiminde olumsuz rol oynayacaktır. Durumun iyi değerlendirilmesi gerekir. Aynı zamanda vücut direncinin düşmesine yol açar ve çocukta sık enfeksiyonlara açık bir durum gelişir. Tedavisinde psikolojik yönü de değerlendirilmeli, sağlıklı beslenme koşulları öğretilmeli ve doktor gözetiminde demir tedavisi uygulanmalıdır. Fark edilmediğinde genelde bu insanlarda kurşun zehirlenmesi, sindirim sistemi sorunları, enfeksiyonlar, saç yendiği için tıkanmalara bağlı acil cerrahi müdahalelere maruz kalma gibi sonuçlarla karşılaşılaşılabilir. 

Deniz ürünleri tüketmelisiniz... Demir kaynakları; karaciğer, tüm kırmızı etler, yumurta, kuru baklagiller, pekmez, siyah üzüm (taze ya da kurusu), yeşil yapraklı sebzeler ama en iyi emilim hayvansal kaynaklı besinlerden olur. Demir içeriği yüksek bir besin tüketirken o öğüne mutlaka C vitamini içeren bir salata, domates, taze sıkılmış bir portakal suyu eklemek gerekir. Çinko; deniz ürünleri, tam buğday unu, kuru baklagillerdir... Bakır; karaciğer, yumurta, kakao, kuru baklagillerde bulunmaktadır...


Belirtileri
Yeme bozukluklarının belirtileri; aşırı yemek yeme egzersiz ya da kilo verme konusunda saplantı ve aşırı derecede kilo vermeye devam etmektir. Kişi çok fazla seçici hale gelebilir; yiyeceklerle ilgili törensi ya da tuhaf davranışlar geliştirebilir; normal yiyecekler yemeyebilir ya da çok az yemek yemeye başlayabilir. Bu hastalıkta kişi iyi yiyormuş gibi görünür ama kilo vermeye devam eder; yemeklerden sonra gizlice kusuyor ya da müshil ilacı kullanıyor olabilir. Yeme bozukluklarının diğer belirtileri aileyle birlikte yemek yemeyi reddetme dikkati toplamada zorluk ve sürekli yorgunluktur. Kızlarda âdet kesilmesi görülebilir; ergenlik çağında aç kalma âdet görme de içinde olmak üzerefiziksel gelişmeyi durdurabilir. Bu davranış örüntüsünde suçluluk duygusu kaygı ve depresyon da görülebilir.
Etkileri
Yeme bozukluklarının etkileri: kilo verme zayıflık deride kuruma ve tüm vücutta tüylenmedir. Ayrıca açlık ya da depresyondan kaynaklanan intihar nedeniyle ölümler de görülmektedir. Vücutta yaşamsal besinlerin eksikliği de açlıkla aynı etkileri yaratır; ilk belirtiler sağlığın bozulması deride kuruluk saç dökülmesi tırnak kırılmasıdır. Sürekli kusma diş minesinde aşınmalara yol açar. Sürekli müshil ilacı kullanmak midede kasılmalara neden olur; bu sinameki içeren müshil ilaçlarında yaygındır.
Yeme bozukluklarının etkileri vücut ağırlığının düşmesi deride kuruluk tırnakların kolay kırılmasımide kasılmaları ve saç dökülmesidir. Âdet kesilmesi de çok sık görülür ayrıca tüm vücutta tüylenme oluşur.
Tedavi
Anoreksiyanın ya da blumiyanın erken tanısı çok önemlidir. Sonra da bir uzmanın tedavisi düşünülebilir. Yapılması gereken ilk şey sağlıksız yeme davranışının yol açtığı zararların giderilmesisonra da hastalığa neden olan sorunların çözümlenmesidir.
Yeme bozukluğu olan kişiler genellikle tedaviyle iyileşmektedir ancak bazı sorunlar ya da sağlık üzerindeki olumsuz etkiler yaşamları boyunca devam edebilir. Ancak erken tanı ve tedaviyle zarar en aza indirilebilmektedir. Hastanede yatarak ya da dışardan tedavi gerekebilir. Ayrıca grup terapisinin ve bu konudaki destek gruplarının da yararı olmaktadır.
Kişi uzman yardımı alıyorsa ve çaba harcıyorsa başarı şansı yüksektir. Ergenlik çağındakiler kendi kendine iyileşebilmektedir; ancak erken dönemde tıbbi yardım aranması ve iyileşmenin zaman alacağının bilinmesi önemlidir.
Çocukların ergenlerin hamile ya da loğusa kadınların beslenme biçimlerini değiştirmeden ve kilo vermek için yemek yemeyi kısıtlamadan önce bir hekime ya da beslenme uzmanına danışmalarının büyük yararı olacaktır.