-

Yeryüzünde Sıcaklık Dağılışının incelenmesi

5 Ekim 2011 Çarşamba yazildi.
Sponsorlu Bağlantılar

Yeryüzünde sıcaklık dağılışları incelenirken şu ortalamalar dikkate alınır :

-Yıllık sıcaklık ortalamaları

-Ocak ayı sıcaklık ortalamaları

-Temmuz ayı sıcaklık ortalamaları


Yıllık sıcaklık ortalamalarına göre :

- Yeryüzünde sıcaklık kuşakları oluşmuştur. Genel olarak dönenceler arasında kalan kesimler sıcak kuşağı oluşturur. Kutuplar çevresi soğuk kuşak , arada kalan enlemler ise ılıman kuşaktır. Türkiye ılıman kuşakta yer alır.

- Kuzey Yarımküre'de Güney Yarımküre'ye göre sıcak ve ılıman kuşak daha geniş, soğuk kuşak daha dardır. Bunun nedeni K.Y. de karaların daha geniş yer kaplamasıdır.

- İzoterm eğrileri G.Y. de daha düzenli uzanır. Çünkü burada karalar azdır.

- K.Y. de yüksek enlemlerde karaların batı kıyıları daha sıcaktır. Bu durumun nedeni sıcak su akıntılarıdır.


Ocak ayı sıcaklık ortalamalarına göre :

- KY kışı yaşar, en düşük sıcaklıklar bu yarımkürededir. GY yazı yaşar, en yüksek sıcaklıklar bu yarımkürededir. En düşük sıcaklık Kuzey kutup noktası yakınındaki büyük kara parçası olan Sibirya'nın iç kesimlerinde ölçülür ( -40°C )

- En yüksek sıcaklıklar Oğlak Dönencesi üzerindeki karaların iç kısımlarındadır. ( Güney Amerika, Güney Afrika, Okyanusya )


Temmuz ayı sıcaklık ortalamalarına göre :

- GY kışı yaşar, en düşük sıcaklıklar bu yarımkürededir. KY yazı yaşar, en yüksek sıcaklıklar bu yarımkürededir. En düşük sıcaklık Güney kutup noktasının bulunduğu Antarktika'dadır.( -20°C )

- En yüksek sıcaklıklar Yengeç Dönencesi üzerindeki karaların iç kısımlarındadır. ( Kuzey Afrika, Arap Yarımadası, İran Platosu, Orta Asya. )


Yeryüzünde Yağış Dağılışı

- Yıllık yağış dağılışına göre yeryüzünün bazı yerleri yıllarca hiç yağış almazken bazı yerlerin yağış miktarı 2000 mm yi geçmektedir.

- Ekvator çevresi, orta kuşak karalarının batı kıyıları ve Güneydoğu Asya, yeryüzünün en fazla yağış alan yerleridir.

- 30° enlemlerindeki D.Y.B. alanları , etrafı yüksek dağlarla çevrili kapalı havzalar ile kutuplar (T.A.B.) yeryüzünün en az yağış alan yerleridir.

- Yağışın yıl içindeki dağılışına yağış rejimi denir. (Düzenli – düzensiz)

TÜRKİYE'DE İKLİM ELEMANLARI


İklim meydana getiren öğelere iklim elemanları denir. Bunlar; sıcaklık, basınç ve rüzgarlar, nemlilik ve yağıştır.

1-SICAKLIK:

İklimin başta gelen elemanıdır. Bu nedenle iklim sınıflandırmalarında sıcaklık kullanılır. Beşeri ve ekonomik faaliyetlere büyük etkisi vardır.

Sıcaklık meteoroloji istasyonlarında günde 3 defa ölçülür. Bu değerlerin ortalaması günlük sıcaklık ortalamasını verir. Bundan yola çıkılarak aylık ve yıllık ortalamalar elde edilir. Bir yerin sıcaklık karakterinin açıklanabilmesi için yıllık, en soğuk ay ve en sıcak ay ortalamalarının incelenmesi gerekir.

a-Yıllık ortalama sıcaklık dağılışı:

1-Türkiye'de yıllık ortalama sıcaklıklar 20°C ile 4°C arasında değişir.

2-En yüksek sıcaklıklar doğu Akdeniz kıyılarında görülür.

3-En düşük sıcaklıklar ise Erzurum-Kars bölümünde görülür.(4°C'nin altında)

4-Kıyı bölgelerde sıcaklık genel olarak güneyden kuzeye doğru azalır.(İskenderun 20°C, İzmir 17,6°C, Çanakkale 14,8°C, Samsun 14°C) Bu durumun nedeni enlemdir.

5-İç kesimlerde batıdan doğuya doğru sıcaklık belirgin biçimde azalır. İç Anadolu da 8-12°C arasında değişen sıcaklık Kars platosunda 4°C nin altına düşer. Bu durumun nedeni batıdan doğuya yükseltinin artması ve karasallığın şiddetlenmesidir.


b-Ocak ayındaki ortalama sıcaklık dağılışı:

1-Enlem, karasallık ve yükselti farkları nedeniyle bölgeler arasında belirgin sıcaklık farklılıkları oluşur.(İskenderun 12°C, Kars -12°C)

2-Sıcaklık kıyılarda güneyden kuzeye enlem etkisiyle, iç kesimlerde batıdan doğuya yükselti ve karasallık etkisiyle azalır.

3-Sıcaklıkların en düşük olduğu alan Erzurum-Kars bölümüdür. Bu durumu yaratan nedenler şunlardır:

a-Ortalama yükseltisinin fazlalığı

b-Karasallığın şiddetli olması

c-Kafkaslardan gelen soğuk hava akımları

d-Kuzeyde yer alan bölgelerimizden olması


c-Temmuz ayında ortalama sıcaklık dağılışı:

1-Bölgeler arasındaki sıcaklık farkları iç bölgelerin yükseltiye rağmen karasallık nedeniyle fazla ısınması, kıyı bölgelerin ise deniz etkisiyle aşırı ısınmaması nedeniyle azalır.

2-En sıcak bölge Güneydoğu Anadolu Bölgesidir.(Şanlıurfa 32°C) Bu aşırı ısınmanın nedenleri şunlardır;

a-Güneydeki çöl bölgelerinden gelen sıcak hava akımları

b-Karasallık

c-Yükseltinin fazla olmaması

d-Enlem

3-Sıcaklık kıyılarda güneyden kuzeye, iç kesimlerde batıdan doğuya azalır. En düşük sıcaklıklar Erzurum-Kars bölümünde görülür.(Kars 17°C)


d-Türkiye de don olayı ve önemi:

Don olayı sıcaklığın suyun donma noktası olan 0°C nin altına düşmesi durumuna denir. Sıcaklık bir gün içinde bir kez bile 0°C nin altına düşşe o gün donlu gün sayılır. Sıcaklık 0 ile -10°C arasında ise

hafif don, -10°C den daha düşük ise şiddetli don denir.

Donlu geçen günlerin sayısı ile yıllık ortalama sıcaklıkların dağılışı arasında paralellik görülür. Don olayının en az görüldüğü yerler Akdeniz kıyılarıdır.(Antalya 1,4 gün) Kuzeye doğru kıyılarda donlu geçen günlerin sayısı artar.(İzmir 6,8 gün, Zonguldak 16,5 gün)

İç kesimlerde batıdan doğuya doğru gidildikçe hem gün sayısı artar, hem erken başlayıp geç biter.(Eskişehir 97,1 gün, Kars 180,9 gün) Kars'ta donlu günler eylül ayında başlayıp haziran ayı ortalarında sona erer.

Don olayı tarım başta olmak üzere ulaşım gibi bir çok insan etkinliğini önemli ölçüde etkiler. En çok zarara neden olan donlar beklenmedik zamanlarda olanlardır.


2-TÜRKİYE’DE BASINÇ VE RÜZGARLAR:


Basınç farklılıklarından doğan rüzgarlar sıcaklığı düşürür ya da yükseltir ayrıca yağış getirebileceği gibi havayı kurutabilir.

Kış mevsiminde Anadolu'nun iç kesimlerinde yüksek basınçlar, kenarlardaki denizlerde ise alçak basınçlar vardır. Bunun sonucu rüzgarların yönü iç kesimlerden kıyılara doğrudur. Ancak bu soğuk karakterli rüzgarlar özellikle doğu Karadeniz’de fön etkisi yaratarak kıyıda sıcaklığı 5-6°C yükseltir. Yaz mevsiminde ise kuzey yönlü rüzgarlar Karadeniz kıyılarına bol miktarda yağış getirir.


a-Günlük rüzgarlar: Kara ve denizler ile ova ve dağlar arasındaki gün içerisinde farklı ısınma ve basınç farklarından doğan hafif şiddetteki rüzgarlardır. Bunlara genel olarak meltem adı verilir.

Gündüz denizden karaya esenlere Deniz meltemi, Gece karadan denize esenlere kara meltemi denir. Karalar üzerinde ise gündüz vadiden dağa doğru esenlere vadi meltemi, gece dağdan vadiye doğru esenlere dağ meltemi adı verilir.


b-Yerel rüzgarlar: Bu rüzgarlar Türkiye'deki genel basınç durumundan ve yerşekilleri özelliklerinden kaynaklanır.

Lodos batı Anadolu’ya yağış getirirken iç kesimlerde kuru eser.

Karayel Yıldız ve Poyraz kuzey yönlü rüzgarlardır. Kış mevsiminde sıcaklığı düşürürler ve fırtınalara neden olurlar.

Samyeli güneydoğu Anadolu’da ve Akdeniz’in doğusunda yazın etkili olur. Sıcak ve kuru karakterli olduğu için kavurucu etki yapar ve uzun süre etkili olduğu zamanlarda tarımda zarara neden olur.


3-TÜRKİYE’DE NEMLİLİK VE YAĞIŞ:


Türkiye de yağışın dağılışı incelendiğinde şu sonuçlar ortaya çıkar:

1-Kıyı kesimler genel olarak iç kesimlerden daha fazla yağış alır.

2-En fazla yağış Doğu Karadeniz bölümünde görülür.(Rize 2311 mm.) Burada yağışın fazla olmasının nedenleri; hakim rüzgar yönüne dik olması ve yüksek olan doğu karadeniz dağlarının hemen kıyının gerisinde başlamasıdır.

3-Orta Karadeniz bölümünde yağış batı ve doğu Karadeniz bölümlerine göre oldukça azdır.(Samsun 735 mm.) Bu durumun nedenleri ise hakim rüzgar yönüne dik olmaması(Yağmur gölgesi yada yağmur duldası) ve dağların doğudaki kadar yüksek olmamasıdır.

4-Yağış menteşe kütlesinde yükselti nedeniyle, Antalya körfezi çevresinde ise hakim rüzgarlar ve kıyının gerisindeki dağlara bağlı olarak 1000 mm. nin üzerine çıkar.(Muğla 1216 mm., Antalya 1033 mm.)

5-Diğer kıyı istasyonlarında yağış genellikle 600-1000 mm. arasında değişir.(İskenderun 784 mm, İzmir 693 mm, Çanakkale 629 mm.)

6-İç kesimlerde yağış miktarını genellikle yükselti tayin eder Yağış İç Anadolu da 300-600 mm., Doğu Anadoluda 400-800 mm. Arasında değişir.(Konya 324 mm., Yozgat 536 mm., Erzurum 462 mm., Hakkari 753 mm.)

7-Güney Doğu Anadolu bölgesi İç Anadolu Bölgesinden daha alçak olduğu halde çoğunlukla daha fazla yağış alır.(Gaziantep 559 mm., Diyarbakır 495 mm.) Bu durumun nedeni kış mevsiminde Lübnan ve Suriye

üzerinden hava kütlelerinin buralara kadar sokulabilmesidir.

8-Türkiyenin en az yağış alan yerleri iç kesimlerdeki depresyon(çöküntü) alanlarıdır. Bunlar Tuz gölü çevresi, Malatya ovasının bir kısmı, Iğdır Ovası ve Çoruh vadisidir. Buralarda yağış 300 mm. civarındadır.



Yeryüzünde başlıca iklim tipleri ve doğal bitki örtüsü


Sıcaklık ve yağış açısından benzer özelliklerin geniş alanlarda etkili olduğu iklimlere makroklima da denir. Bitki örtüsü büyük ölçüde iklime bağlı olduğundan bu iklimlerin bazıları bitki örtüsü tipi ile de anılır.


1. Ekvatoral iklim: 0-10° enlemleri arasında görülür. Sıcaklık ortalama 25 °C civarındadır ve yıl boyunca çok az değişir. Yağış 2000 mm dolayında olup bütün yıla dağılmıştır. Amazon ve Kongo havzaları ile Gine körfezi kıyıları ve Endonezya adalarında etkilidir. Gür ormanlara ve bunların arasında çeşitli bitkilerden oluşan zengin bir bitki örtüsüne sahiptir.

2. Tropikal iklim(Savan): Ekvatoral iklimin etkili olduğu alanların çevresinde 20° enlemlerine kadar etkilidir. Yıllık sıcaklık az değişir. Yağışların tamamı yaz mevsiminde düşer. Seyrek ağaçlar ve yaz mevsiminde yeşeren gür otlar başlıca bitki örtüsüdür. Bu örtüye savan adı verilir.


3. Akdeniz İklimi: Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Yağışların çoğu kış mevsiminde gerçekleşir. Sıcaklık 15-20°C, yağış 500-1000 mm arasında değişir. Don olayı seyrektir. Akdeniz kıyıları, Kaliforniya, Orta Şili, Güney Afrika’da Kap bölgesi ve Güneybatı Avustralya’da görülür. Tipik bitki örtüsü her mevsim yeşil kalan bodur çalılıklar yani makidir. Yağış miktarına bağlı olarak ormanlarda görülür.


4. Okyanusal iklim: Orta kuşak karalarının batı kıyılarında, ülkemizde Karadeniz bölgesinde etkilidir. Kışlar çok soğuk olmaz, yazlar ise serindir. Sıcaklık 10 °C, yağışlar ise 1000 mm’nin üzerindedir. Batı rüzgarlarının etkisi ile ortaya çıkmıştır. Yağış bütün yıla dağılmıştır. Bitki örtüsü karışık ormanlardır.


5. Karasal iklim : Orta kuşak karalarının deniz etkisinden uzak iç kesimlerinde görülür. Kışlar soğuk ve uzun, yazlar sıcak, yağış miktarı 500 mm civarındadır. Deniz etkisinden uzaklık ve enleme bağlı olarak karasallık şiddetlenir. Sibirya ve Kanada’nın kuzeyinde en fazla yağışın yaz mevsiminde görüldüğü ve iğne yapraklı ormanların yaygın olduğu sert tip, daha güney kesimlerde ise daha yumuşak ve kurakk olan bozkır yada step tipi görülür.


6. Kutup altı iklimi(tundra) : Kutup yakını bölgelerde görülür. Sıcaklık ortalaması 0 °C ‘nin altındadır. Yılın büyük bölümünde donmuş halde olan toprak sıcaklığın 0°C’nin üzerine çıktığı kısa ve serin yaz mevsiminde erir ve tundra denilen bodur ot toplulukları ortaya çıkar.


7. Kutup iklimi : Kutup alanları ve Grönland’ın iç bölgelerinde etkilidir. Sıcaklık –30 °C dolayında olup toprak yıl boyunca kar ve buzla kaplıdır. Yeryüzünün en az yağış alan bölgelerindendir. Bu nedenle buralara soğuk çölde denilir.


8. Muson iklimi : Muson rüzgarları etkisi ile Asya’nın güneydoğusu ile kuzey Avustralya’da etkilidir. Yaz musonları bol miktarda yağış bırakır. Dünyanın en fazla yağış alan yerleri buralardadır. Savan iklimine benzemekle birlikte yağış miktarının fazlalığı, sıcaklığın biraz daha düşük olması ve dolayısıyla bitki örtüsünün orman olmasıyla ayrılır.


9.Kurak iklim(çöl): Afrika’da Büyük Sahra ve Kalahari, Arabistan yarımadası, Avusralya’nın orta ve batısındaki çöller, Asya’nın ve Kuzey Amerika’nın iç kesimlerindeki çöller bu iklimin yayılış alanlarıdır. Başlıca özelliği yağışın 200 mm den düşük olması, bazı yıllar hiç yağış olmaması, bunlara bağlı olarak günlük sıcaklık farkların fazlalığı ve bitki örtüsünün yok denecek kadar cılız olmasıdır. Ancak ırmak kıyıları ve yer altı suyunun yüzeye çıktığı vahalar da ağaç türleri görülebilir.

0 yorum :

Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.

-