Galatasaray Üniversitesi öğrencileri, 24 Aralık'ta Marmara, İstanbul Teknik, Yıldız Teknik, ve Mimar Sinan Üniversitesi rektörlükleriyle birlikte yaptığı ortak açıklamada Orta Doğu Teknik Üniversite'li (ODTÜ) öğrencileri kınayan Galatasaray Üniversitesi (GSÜ) Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga'yı protesto ederek istifaya çağırdı.
Turnikelerin bozuk olduğu gerekçesiyle öğrencilerin tek tek kimliklerin kontrol edilerek içeri alındığı kampüse basın sokulmadı. Bunun üzerine okulun giriş kapısı önüne gelen öğrenciler burada basın açıklamasını okudu.
ODTÜ'lü öğrencilerle dayanışma içinde olduklarını belirten Galatasaray Üniversitesi Öğrencileri GSÜ rektörlüğünün kendilerini temsil etmediğini vurguladı:
"Tıpkı 'ziyaretçi yasağı' getirip kamu hizmeti gören bir üniversiteyi kamuya kapatırken, okulda yapılacak akademik konferansları moderatörünü, konuşmacısını beğenmeyip iptal ettirirken, çalışan öğrencilerin maaşlarını yarı yarıya düşürürken, kantin fiyatları ve fotokopi merkezindeki yüzde 100'e varan zamları onaylarken temsil etmediği gibi."
"İmzanı çek"
GSÜ Tiyatro Topluluğu, Toplumcu Hukukçular Kulübü, Sosyal Bilimler Kulübü, Siyaset Bilimi Kulübü, Edebiyat Kulübü, İktisad Kulübü, Sosyoloji Kulübü, Sosyal Farkındalık Kulübü ve Müzik Kulübü de ortak bir metinle rektörlüğün açıklamasını kınadı.
GSÜ yönetiminin söz konusu açıklamadan imzasını çekmesini isteyen öğrenciler rektörün de kendilerine bir açıklama yapmakla yükümlü olduğunu söyleyerek rektörlük binasına yürüdü. Rektörün okulda olmadığı anlaşılınca pankartlarını rektörlük binasının kapısına asan öğrenciler burada "Rektör İstifa" ve "Her yer ODTÜ her yer direniş" sloganları attı.
Öğretim görevlilerinin de destek verdiği öğrenciler rektörlük binası önünde öğrenci meclisi kurarak yeni YÖK yasa tasarısı önerisi, güvencesiz çalışma ve Roboski katliamı gibi konuları konuşuyor. Haberin yayınladığı saatte eylemlerine devam eden öğrenciler ve öğretim üyeleri yarın dersleri boykot edecek.
"Asıl soru 3000 polisin kampüste ne aradığı"
Eyleme destek veren İstanbul Barosu Başkanı Av. Doç. Dr. Ümit Kocasakal kampüs çıkışında yaptığı açıklamada asıl 3000 polisin kampüste ne aradığı ve o şiddete neden başvurduğu sorulması gerektiğini söyledi. Kocasakal, demokratik ülkelerde polisin, protesto haklarını kullanan göstericileri korumak ve onlara yönelik saldırıyı önlemek görevli olduğunu ekledi.
Protesto hakkını değil de orantısız güç kullanan polislerin savunulmasının ve siyasi iktidarın eleştiriye tahammülsüzlüğünün kabul edilemez olmadığını belirten Kocasakal, demokrasi ve diktatörlük arasındaki farkın siyasi ve hukuksal denetim olduğunu söyledi. (BK/HK)
0 yorum :
Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.