-

Canlılar ne şekilde ürer,Canlılar nasıl çoğalır

1 Ekim 2010 Cuma yazildi.
Sponsorlu Bağlantılar



CANLILARDA ÇOĞALMA

Canlıların ortak özelliklerinden biri de çoğalmadır. Belirli büyüklüğe ve olgunluğa erişen tüm canlılar, nesillerinin devamı için kendilerine benzer canlılar oluştururlar. Bu olaya çoğalma denir.
Canlılarda eşeysiz ve eşeyli olmak üzere iki çeşit çoğalma görülür.
1. Eşeysiz Çoğalma
Basit bir çoğalma şeklidir. İlkel canlılarda görülür eşeysiz çoğalma yumurta yada sperm olmaksı- zın yani gametlere gereksinim duyulmadan gerçekleştirilen çoğalma şeklidir. İkiye bölünerek çoğalma, çok parçaya bölünerek çoğalma, tomurcuklanma ve sporlanma gibi çeşitleri vardır.
Bölünme ile çoğalma : Bakteri alg, bir hücrelilerden terliksi hayvan, amip ve kamcılı hayvan gibi canlı- larda görülen çoğalma şeklidir. Hücrenin ikiye bölünmesi ile gerçekleşir. Bölünmenin temelini mitoz bö- lünme oluşturur.
Tomurcuklanma ile çoğalma : Bira mayası, bazı bir hücreli canlılar, süngerler ve sölenterlerde (tatlı su hidrası, mercan) görülen çoğalma şeklidir.
Ana canlı vücudunun herhangi bir yerinde zamanla bir çıkıntı oluşur. Bu çıkıntının büyüyüp geli- şerek yeni bir canlı oluşturmasına tomurcuklanma denir.
Sporla çoğalma : Algler, kara yosunları sporla çoğalan çok hücreli organizmalardır. Sıkma etkeni olan plazmodyumun yaşam döngüsünde sporla çoğalma görülür. Sporlar uygun koşullarda açılarak gelişir ve yeni canlılar oluşturur. Bu şekildeki çoğalmaya sporla çoğalma denir.
Bu eşeysiz çoğalma şekillerinden başka yumru ve çelikleme şeklinde de çoğalmalar vardır. Pata- tes,yer elması gibi bitkiler yumruları ile çoğalır. Ayrıca bazı basit yapılı canlılarda yenilenme (rejeneras- yon) şeklinde çoğalma görülebilir.
Planarya adı verilen, tatlı sularda yaşayan yassı solucanlar enine ve boyuna parçalara kesilirlerse her bir parça gelişerek yeni bir planarya oluşur. Deniz yıldızı kopan kollarını yenileyebilir. Merkezi disk- ten parça almak kaydıyla kopan her kol bir deniz yıldızına dönüşebilir.
2. Eşeyli çoğalma
Süngerler, solucanlar, böcekler, balıklar, sürüngenler, memeliler eşeyli çoğalan hayvanlara örnek- tir. İnsanlar da eşeyli çoğalır. Çiçekli bitkiler ve kara yosunu, eğrelti otu gibi çiçeksiz bitkilerde eşeyli ço- ğalan bitkilerdir. Eşeyli çoğalma ile çoğalan canlının iki atası bulunur. İki ataya ait bu farklı eşey hücrele- rinin birleşmesiyle oluşan çoğalma şekline eşeyli çoğalma denir.
Farklı iki ataya ait kalıtsal özellikler, eşeyli çoğalma ile oluşan bireyde ortaya çıkar. Böylece canlı çeşitliliği artar. Daha güçlü bireyler oluşur.
3. İnsanda çoğalma
İnsanda erkek üreme hücresine sperm dişi üreme hücresine yumurta denir. İnsan vücudunda üre- me, hücrelerini oluşturan organlar vardır. Sperm, er benzerlerinde (testislerde), yumurta, yumurtalıklarda (ovaryumda) oluşur. Yumurta hücresi bol sitoplazmalı, büyük ve hareketsizdir. Sperm hücresi ise yumur- ta hücrelerine göre küçük, az sitoplazmalı ve kamçılıdır. Kamcı, spermin sıvı organda hareketlerini sağlar.
Döllenme : Sperm ve yumurta hücre çekirdeklerini birleşmesine döllenme denir. döllenme dişinin fallop borularında gerçekleşir. Döllenmiş yumurtaya zigot denir. Dut meyvesi görünümünde olan bu hücre gru- buna morula denir. Zigotun mitoz bölünme sonucu gelişimini sürdürdüğü, ilk yedi haftalık evredeki hali- ne embriyo denir. Bu evreden sonra embriyo küçük, bir insan minyatürü, halini alır. Yedinci haftadan do- ğuma kadar geçen sürede canlıya fetüs (cenin) denir.
Embriyonun Gelişiminde Plâsentanın Rolü : Embriyoyu döl yatağına bağlayan, döl yatağı duvar doku- larından oluşmuş özel yapıya plâsenta denir. Embriyo geliştikçe plâsenta da büyür. Plâsenta ile embriyo- nun bağlantısı göbek kordonu ile olur. Gelişmekte olan embriyonun beslenme sonulum ve boşaltım göre- vlerini plâsenta, ile göbek kordonu, gerçekleştirir. Fetüs, döl yatağı, içerisinde, gelişimini tamamladıktan sonra doğum olayı gerçekleşir.
Annenin sağlıklı bir bebeğe sahip olabilmesi için hamileliği süresince; Dengeli ve düzenli beslenmeli- dir. Hamile bir bayanın beslenmesi bebeği gelişimini etkiler. Yetersiz beslenen hamilelerde bebeğin geli- şimi geri kalır. Bol proteinli, vitamin ve özellikle demir, kalsiyum gibi mineralleri yeterince içeren besin- ler almalıdır. Hamilelik süresince gaz yapıcı, fazla şekerli ve yağlı yiyecekler yenmelidir. Hamileler, dok- tor izni olmadan ilaç almamalılar röntgen ışıklarına maruz kalmamalılardır Ağır yük kaldırmamalılar dok- tor kontrolünde olmalılar

Büyüme ve Üreme
Bütün canlılar büyür, yani yaşama ilk başladı­ğı andakinden daha büyük boyutlara ulaşır. Büyümenin yolu, canlının dışarıdan bazı mad­deleri alıp, bunları kendi dokularının bir parçası haline getirmesidir. Hayvanlar büyü­melerini sağlayan besin maddelerini yedikleri öbür hayvanların ya da bitkilerin dokuların­dan karşılarlar. Bitkiler ise havadan karbon dioksit, topraktan su ve çeşitli mineralleri alıp fotosentez denen bir süreçle kendi dokularını oluşturabilirler.
Bazı canlılarda, örneğin memelilerde genç­lik döneminin belirli bir aşamasında büyüme durur. Ama saç, tırnak gibi bazı dokuların büyümesi ve bir kazada zarar gören vücut bölümlerinin kendi kendini onararak yenile­me yeteneği yaşam boyu sürer. Örneğin derideki bir yara kapanır, kırılan kemikler yeniden birbirine kaynar. Buna karşılık yen­geç ve istiridye gibi bazı hayvanlar yaşadıkları sürece yavaş yavaş büyürler; bitkilerde ise büyüme hiçbir zaman durmaz. Birçok bitki de kışın yalnızca kökünü toprakta bırakarak ölür; ama baharda yeni gövde ve yapraklarla donanır.
Canlıları cansızlardan ayıran en önemli özelliklerden biri de üremedir. Her canlı kendisine benzeyen yeni ve ayrı bireylerin dünyaya gelmesini sağlayabilir. Oysa cansız varlıklar hiçbir zaman üreyemez ve hiçbir canlı cansız bir varlıktan türeyemez.
Birçok bitki, toprağa düştüğü zaman koşul­lar elverişliyse yeni bir bitki halinde gelişebi­len tohumlarla ürer. Mantar gibi bazı canlılar ise spor denen üreme hücreleriyle çoğalır. Hayvanların çoğu bir yumurtadan gelişir ve ana babasına benzeyerek büyür. Bakteriler ve öbür tekhücreli canlılarda üreme olayı çok daha basittir. Bunların çoğu belli bir boyuta erişinceye kadar büyüdükten sonra ikiye bö­lünür; yeni hücreler de yeterince büyüyünce yeniden bölünür. Tekhücrelilerin çok az bir bölümü ile çokhücrelilerden bazı hayvanlar, özellikle mercanlar, denizanaları ve hidralar tomurcuklanmayla ürer. Bu hayvanlarda vü­cudun bir yerinden, tıpkı bir bitkinin tomur­cuk vermesi gibi bir hücre yumrusu büyür ve bu tomurcuktan yeni bir birey gelişir.

0 yorum :

Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.

-