Şekip Monsturoğlu'nun telefon konuşması Galatasaray'a oynanan çirkin oyun

Şekip Monsturoğlu'nun telefon konuşmasında Galatasaray'a oynanan çirkin bir oyun ortaya çıktı.

Herşey o telefon konuşmasında gizli!

Fenerbahçe'nin Emenike transferi öncesi yapılan bir telefon konuşmasında Galatasaray'a oynanan çirkin bir oyun ortaya çıktı.


3 Temmuz sürecinden beri şike ile ilgili birçok ifade, resim, iddia ortaya çıktı. Bunların bazıları inandırıcı bazıları yanıltıcı bazıları ise uydurmadan ibaretti.

Kimilerine göre Fenerbahçe şike yapmıştı, kimilerine göre ortada şike falan yoktu. Kimileri Aziz Yıldırım'ı suçlu bulurken, kimileri arkasında durmaktan ve ona inanmaktan vazgeçmedi. Gazetelerin bazıları özellikle Fenerbahçe hakkında ağır ithamlarda bulunurken bazıları Fenerbahçe destekli manşetler attı.

Birçok yönetici, iş adamı, futbolcu, yorumcu ve gazeteci adliyede ifade verdi. Kimi yönetici ve futbolcular tutuklandı. Bazıları tutuksuz yargılanırken, bazılarının tedbiri dahi kalktı. Bazıları ise hala içeride.

Bu gergin, bol gelişmeli süreçte herkes bir yerlerden takip etti olayları. İnternetten, televizyondan, gazeteden veya çevresinde konuşan insanlardan. Şu anda 70 yaşındaki bir teyzeye de sorsak Aziz Yıldırım'ın içeride olduğunu bilir zira artık bu konu tamamen ülkesel hatta evrensel bile oldu diyebiliriz. UEFA, CAS, FIFA vs. hepsi işin içinde. Zaten UEFA'nın İstanbul'daki toplantısında en çok konuşulanın futbolumuzdaki şike olayları olduğunu biliyoruz.

Bu gelişmeler yaşanırken ben de sizler gibi gündemi takip etmeye çalıştım. Özellikle internette savunmaları, ifadeleri okumaya çalıştım. İddianamedeki telefon görüşmelerini elimden geldiğince okumaya çalıştım. İçlerinden bir tanesi ise beni şok etti. Aslında bu yazıyı yazmak için uzun süre düşündüm. Ama sonunda yazmam gerektiğinin farkına vardım çünkü kendime yediremedim.


İŞTE O TELEFON KAYDI!

İşte bu konuşma beni çok yaraladı. Tahir Kum Türkiye'nin önemli gazetelerinde, internet sitelerinde görevler almış birisi. Bir bakıma ülkemizdeki spor haberleriyle oldukça ilgilenen üstün rütbeli (!) gazetecilerden. Ancak bu konuşmalardan sonra hala işine devam ediyor olması, isminin önünde 'gazeteci ' ünvanı olması beni çok üzüyor. Halkın sesi olması gereken bir gazetecinin böyle işlerin içinde olması sizce de üzücü değil mi? Yazık, bu isim, hakeden ama hakettiği yerde olamayan insanların hakkını yiyen bir gazeteci değil mi yani sizce de? Gerçekten yazık..

Gelelim Şekip Mosturoğlu'na. Ben bir Fenerbahçe taraftarı olarak Şekip Mosturoğlu'nun böyle işlerle ilgileniyor olmasına çok üzüldüm. Fenerbahçe yöneticisinin bu tip basit işlerle uğraşmak yerine daha önemli şeyler yapmasını beklerdim. Evet bu konuşmaların şikeyle bir alakası yok. Ama ortada büyük bir ayıp var. Birisi Türkiye'nin önemli sayılan gazetecilerinden, diğeri Türkiye'nin en büyük kulüplerinden birisinin yöneticilerinden..

Şike vardır veya yoktur. Sahaya yansımıştır, masa başında çözülmüştür ya da hiçbir şey olmamış hepsi birer hayal ürünüdür. Bunlara karışamam, bir şey de söyleyemem. Ama bu iki ismin yapmış olduğu bu konuşma gerçekten büyük bir ayıp. Bu isimlerin hala insanların yüzüne bakabiliyor olmaları gerçekten takdire şayan. Bu ayıp nasıl silinir bilemiyorum ama en azından onurlu bir davranış göstermeliler, nasıl yapacaklarsa artık...

İnternethaber / Mehmet Karadaş