27 Şubat 2012 Pazartesi

Oğuz Altay Kimdir - ultrAslan Koordinatörü - Muhteşem Koreografi

ultrAslan Grubu Genel Koordinatörü Oğuz Altay

Oğuz Altay; ultrAslan Grubu Genel Koordinatörü, ultrAslan Kurucu Üyesi.
1968 yılında İstanbul'da doğdu. 1983 yılında Şişli Lisesi'nden mezun oldu. 2001 yılında kurulan ultrAslan'ın kurucu üyeleri arasında yer aldı.

Ticaret ile uğraşan Oğuz Altay, 2007 yılında ultrAslan 2. Dönem Başkanlığı yaptı.

Oğuz Altay, ultrAslan'da başkanlık sisteminin kaldırıldığı 2007 yılı sonundan bu yana genel koordinatör olarak çalışmaya devam ediyor.

Oğuz altay son olarak  Galatasaray - Beşiktaş Maçında Tibünlerde oluşturulan muhteşem üç boyutlu koreografi ile gündeme geldi... Koreografi sırasında Fatih Terim'in yanında olan kişiydi aynı zamanda.











Nasıl Galatasaraylı oldunuz?
Çocukluğumda kovboyculuk oynadığım arkadaşlarımın çoğu şimdi Çarşı grubunu kuran, tribün liderliği yapan kişiler. Benim etrafımda neredeyse hiç Galatasaraylı yoktu. Diğerleri de Fenerbahçeli'ydi. Babam Beşiktaşlı. Beni ağabeyim ve mahalleden arkadaşımız Mehmet Tanju Galatasaraylı yaptı. Ama tescilli Galatasaraylı olmamın hikâyesi 6-7 yaşlarıma rastlar. Televizyonda Galatasaray maçı seyrediyordum, bir üçlü çekildi. Açık tribünle kapalı tribünün arasındaki senkron kaymasından dolayı "Cim bom bom bom, bom" tezahüratı dikkatimi çekti. O tezahürat sayesinde Galatasaraylı oldum. Yoksa ben Beşiktaş maçlarına giden ve büyük ihtimalle de Beşiktaş taraftarı olmaya aday biriydim.

Peki tribün faaliyetleri nasıl başladı?
Uzun yıllar hayranlıkla kapalı tribünü izledim maçlarda. Bir gün ağabeyim "Artık senin zamanın geldi, haydi bakalım" dedi. İlk çıktığım günün maçı da bir Galatasaray-Sakaryaspor maçıydı. O gün bir de kavgaya karıştım. Polisten dayak yedim. Galatasaraylılığım da o gün tescillenmiş oldu.

Ne işle meşgulsunuz?
17 senedir aile şirketimiz var. Ağabeyimle personel taşıma, okul servisi, turizm ve inşaat sektörüyle ilgileniyoruz. Şimdi yeni birkaç işe daha girdik, İstanbul'da çöp toplanma kosunuda.

ultrAslan nasıl kuruldu?
Tribündekiler kurdu ultrAslan'ı yani uzaydan kimse gelmedi. 2000'li yıllarda Avrupa'nın birçok şehrine ve stadına gidip taraftar profillerini inceleme imkânı bulduk. Görsel anlamda kültürümüz gelişti. Bunu Türkiye'de ilk başlatan kulübün Galatasaray olması gerektiğini düşündüğümüz için ultrAslan'ı kurduk.

ultrAslan ismi nasıl seçildi?
İsimlerden biri Galas'tı. Galas, Galatasaray'ın Avrupa'da tanındığı isim. İkincisi 12. Adam'dı. Üçüncü isim Kapalı'ydı. Dördüncü de ultrAslan'dı. Oy birliği ile ultrAslan kabul edildi.


ultrAslan'ı maçlar dışında nerelerde görebiliriz?
En son Ankara'da Metin Oktay İlkokulu'nun iç-dış boyasını, kütüphanesini, bilgisayar odasını, spor salonunu yaptık. Futbol takımının malzemelerini de verdi. ultrAslan kendi kulübü tarafından resmi olarak tanınan dünyadaki ilk taraftar grubudur. Rahmetli Özhan Canaydın, Galatasaray'ın ekenomik sıkıntıda olduğu dönemde ultrAslan'ın isim hakkı bizde olduğu için 2005'te "100. yıl hediyesi olarak, kulübün nakit akışı sağlanması için ultrAslan ismini kullanarak ürünler yapıp Galatasaray Storelarda satabilir miyiz?" dediği zaman biz kulübümüze bunu hediye etmiştik. Kulübüne para kazandıran ilk taraftar grubuyuz.


Peki tribün liderleri nasıl seçiliyor?
Herkes tribün lideri olamaz. Şu anda biri çıkıp "Ben liderim" dese kimse ciddiye almaz. Çünkü Galatasaray tribünlerinde lider olarak bilinen ve bizim de Reis dediğimiz kişi Sebo yani Sebahattin Şirin'dir. Onun izin yani yol vermediği hiçbir şey Galatasaray tribünlerinde hayata geçmez.


Diğer takımların liderleriyle aranız nasıl?
Tüm taraftar gruplarıyla birebir iyi ilişkilerimiz var. Stadlarına gittiğimiz zaman bizi karşılarlar, taraftarlarının bize karşı eylemlerini önlemek için büyük çaba gösterirler, tribüne girene kadar eşlik ederler. Aynını biz de onlar için yaparız. "Tribün lideri" dediğimiz şeyin önemi burada ortaya çıkar.




Hedefimiz Türk Telekom Arena'ya giderken küfürsüz bir tribünü hayata geçirmek
Maçlarda küfür sorunu çözülebilir mi? 
Günlük hayatta neredeyse herkes normal bir cümlenin içinde bile küfür kullanıyor. Tribünde küfürü kaldırmak için www.ultraslan.com'a bir yazı yazdım. Küfürlü marşların söylenmeyeceğini yenilerinin besteleneceğini, bunların yaygınlaştırılacağını anlattım. Tribünde tezahüratı organize eden kişilerle bir arada çalışma başlattık. Galatasaraylı sanatçı arkadaşlarımızla da görüşmeler yapmayı planlıyoruz. Onlardan Galatasaray için uzun yıllar söylenecek marşlar bestelemelerini isteyeceğiz. Hedefimiz Türk Telekom Arena'ya giderken küfürsüz bir tribünü hayata geçirmek.

Galatasaray'ın kötü gidişatının sebebi sizce nedir? 
Aslında bu çok göreceli bir şey. Normal bir Galatasaray taraftarı üzerindeki baskının onlarca kat fazlası bizim üzerimizde var. "Neden yönetimi protesto etmiyorsunuz? Yönetimle aranızda nasıl bir ilişki var?" sorularıyla internet siteleri yıkılıyor. 30 yıllık tribün tecrübemiz var, kulübün iç yapısını biliyoruz, birçok sebebi göz önüne alarak sabretmelerini söylüyoruz. Bir geçiş dönemi yaşıyoruz Galatasaray şirketlerinin birleşmesi gündemde.


Taraftar için şirket konuları mı iyi futbol izlemek mi önemli? 
Bu şirketleşme hayata geçmezse, borçların kapatılması zor. Yeni gelir kaynakları yaratılmazsa, yeni stadla oluşacak gelirlerin girdisi gerçekleşmezse, istediğimiz yıldız futbolcuları alamayacağız, amatör oluşumdaki başarıları sağlamak mümkün olmayacak.

Transfer için dünya kadar para veriliyor, ama gelen gidiyor. Zarar edilmiyor mu? 
Ben Galatasaray'da çok iyi oyuncuların oynamasını, sıkı bir takım olmasını ve başarıdan başarıya koşmamızı deli gibi istiyorum. Ama Elano'nun verimliliğine bir bakalım. Geldiği günden bugüne kadar ne yaptı? Verim alamadık. Bir futbol takımı başarısızsa, sorumlusu onu yönetenlerdir. Ben bir genel kurul ve kongre üyesiyim. Başkanı seçerken oy kullanıyorum.

Sonunda "Başkan istifa!" sloganıyla protesto ettiniz ama. 
Çünkü Galatasaray'ın futbolda dibe vurduğunu gördük. Taraftarın sesinin yönetime ulaşması lazım. Herkes mutsuz. Galatasaray'a o kadar âşık, o kadar bağlıyız ki. Sonuna kadar destek olmayı düşünürken, artık biz de onlara ciddi bir uyarı göndermenin gerektiğine inanmaya başladık. Bunun için de o tepkiyi verdik. Aslında taraftar daha sert sloganlar atılmasını istiyor. Ama gidişattan memnun olmamamıza rağmen, hâlâ belli bir Galatasaray terbiyesi içerisinde, biraz daha sabredebiliriz diye düşünüyorum. Bu saydığımız projelerin hayata geçmesi durumunda Galatasaray'ın önünün açık olduğunu düşünüyorum. Yönetimi istifaya davet ettik evet. Belki bu hafta yine ederiz.

Hagi'yi de önceki gelişinde protesto etmiştiniz. Ama şimdi "I love you Hagi" diyorsunuz. 
"I love you Hagi" deniyor çünkü o Galatasaraylıların gönlünde yatan bir futbolcu. O protesto Hagi'nin o dönemde verdiği bazı demeçlerden kaynaklandı. Sevgisizlikten değil. Aile içinde böyle şeyler olabilir. Önemli olan müesseselerin devamı. Kişilere saygı gösteririz ama önemli olan Galatasaray'a en iyi hizmeti verecek teknik direktörün ve başkanın takımı yönetmesidir.

Haldun Üstünel neden istifa etti? O size yakın biri değil miydi? 
Haldun Üstünel, tribüne ezelden beri her anlamda destek olmuş, gerçekten iyi Galatasaraylı. Ama bazı konular aile içerisinde kalabiliyor. Kendisi bile bu konuda çıkıp bir açıklama yapmadığına göre benim bir şey söylemem doğru olmaz.


Herkesin protesto ettiği kişi Adnan Sezgin. Niye gitmiyor sizce? 
Kalmasının sebebi birçok röportajda, başkan Adnan Polat'ın açıklamalarında var. Ayrıca Adnan Sezgin, Galatasaray'ın kongre üyeleri tarafından seçilmiş yönetici değil. Profesyonel olarak çalışan, atanmış bir kişi.

Paralı asker denebilir mi ona? 
Paralı asker. Onun yerine başka biri de bulunabilir. Ama başkan karakteristik yapısından ya da çalışma şeklinden onun kulüpte kalmasını istiyor. Taraftar ise Adnan Sezgin'in gitmesini istiyor.


Bir numara Hakan Şükür'dür

Son 5-10 yıldır Galatasaray'da en beğendiğiniz futbolcu kim? 
Hagi'nin katkıları inkâr edilmez. Ama açık söyleyeyim, Hakan Şükür'ü Bülent Korkmaz'la birlikte bir numaraya koyarım. Bence Hakan Şükür'ün attığı goller gerçek kapasitesinin altındadır. Duruşu, beyefendiliği ve Galatasaray'da 15 yıl sakatlanmadan oynayabilmesiyle apayrı bir yere sahip. Kırmızı kartı bir kere tesadüfen görmüştür. 15 yıl bir insanın bilfiil varolabilmesi için ancak robot gibi olması lazım. Galatasaray'ı temsil ediş şeklinden, duruşundan dolayı bence bir numara Hakan Şükür'dür.

Arda Turan'ın biraz antipatik olduğu yazılıyor gazetelerde. Siz ne düşünüyorsunüz? 
Galatasaraylı bir sporcunun saçının teline zarar gelmesini hem istemeyiz hem de buna izin vermeyiz. Nasıl bir Galatasaraylı olduğunu bildiğimiz halde, Arda Turan'ı spor sayfalarından daha çok magazin sayfalarında görüyoruz. Burada çok ciddi bir hatası var. Bence gidişatı doğru değil. Ya kendine çekidüzen verecek, kaptan olarak Galatasaray'ı nasıl temsil etmesi gerektiğinin farkına varacak ya da bunun gereği yapılacak. Yani biz sadece bir insan iyi, yetenekli, tekniği var diye onun ardından yıllarca koşmayacağız. Galatasaray taraftarı da düşüncesini değiştirdi.

Futbolcularla görüşüyor musunuz? Onlarla bilgi alışverişi yapar mısınız? 
Bir yerde görürsek selamlaşırız. Ama sohbet veya bir paylaşım içerisine girmeyiz. Çünkü bu bizim genel bakışımızı ve duruşumuzu etkileyebilir. Onlar tarafından da yanlış anlaşılabilir. Genel olarak herkese mesafeli davranırız.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.