7 Ekim 2011 Cuma

Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun Nedenleri ve Sonuçları

TEVHİDİ TEDRİSAT KANUNU Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eğitim birliği bir sistem olarak benimsenmiş bulunmaktadır. Yeni Türkiye'nin kültür hayatında çok önemli bir aşamayı başarıya ulaştıran Tevhid-i Tedrisat Kanunu, aslında büyük bir kültür hamlesidir. Eğitimin birleştirilmesi ile, özellikle 19. yüzyıl sonlarından beri Türkiye eğitiminde görülen medrese ve okul (mektep) diye devam eden ikililiğe son verilmiştir. "Tevhid-i Tedrisat Kanunu" ile öğretim ve eğitim birliği sağlanarak milli kültür birliğine yönelmek istenmiştir. Öğretim ve eğitime milli ve laik bir karakter veren Tevhid-i Tedrisat Kanunu, milli gelişme tarihinde daima büyük yer tutacak bir inkılabın da adı olmuştur.

3 Mart 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu, öğretim ve eğitimin birliğini sağlamakla beraber medreselerin de kaldırılmasını sağlamıştır. Keza 3 Mart 1924 tarihli, Şer'iye ve Evkaf Vekaletlerinin kaldırılmasına dair kanunla da, vakıfların bağlı bulunduğu vekalet (bakanlık) kaldırıldığından ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun üçüncü maddesi ile de Şer'iye ve Evkaf Vekaleti bütçesinde mektepler (okullar) ve medreseler için ayrılan ödenek Maarif Vekaletine (Milli Eğitim Bakanlığına) devredildiğinden, medreselerin kaderini tayin Maarif Vekaletine bırakılmıştır.

2 Mart 1926'da kabul edilen, "Maarif Teşkilatı Hakkında Kanun" Tevhid-i Tedrisat (Öğretimin Birleştirilmesi) Kanunun ilkelerinin ışığı altında eğitim hizmetlerini düzenlemiştir. Devletin izni olmadan hiç bir okulun açılmayacağını öngören Maarif Teşkilatı Hakkında Kanun aynı zamanda çağdışı bütün derslerin okul müfredat programlarından kaldırılmasını da sağlamıştır.









TEVHİD-İ TEDRİSAT KANUNU

( ÖĞRENİM BİRLİĞİ KANUNU)



Kanun Numarası : 430
Kabul Tarihi : 3 Mart 1340 (1924)


Madde 1.
Türkiye’deki bütün bilim ve öğretim kurumları Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlıdır.

Madde 2.
Şer’iye ve Evkaf Vekaleti veya özel vakıflar tarafından yönetilen bütün medrese ve okullar Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmıştır.

Madde 3.
Şer’iye ve Evkaf Vekaleti bütçesinde, okullara ve medreselere ait olan birikimler, Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine devredilecektir

Madde 4.
Milli Eğitim Bakanlığı’nca, yüksek din uzmanları yetiştirmek için, Üniversitede bir ilahiyat fakültesi açılacak ve imamet ve hatiplik gibi dini hizmetlerin görülebilmesi için de ayrı okullar açılacaktır.

Madde 5.
Bu yasanın yayımı tarihinden başlayarak genel eğitim ve öğretimle görevli olup, şimdiye keder Milli Savunmaya bağlı olan askeri ortaokul ve liseler ile, sağlık bakanlığına bağlı olan yetim yurtları bütçeleri ve eğitim kadroları ile birlikte Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmıştır.Bu ortaokul ve liselerde bulunan eğitim gruplarının bağlantıları, bundan sonra ait oldukları bakanlıklar arasında değişiklik suretiyle düzenlenecek ve o zamana kadar orduya bağlı olan öğretmenler orduya bağlılıklarınık sürdüreceklerdir.t

Madde 6.

Buü yasar yayımık tarihindene geçerlidir.r

Madde 7.
Bug yasanıne yürütülmesindenç hükümete sorumludur.r
Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile egitim birligi bir sistem olarak benimsenmis bulunmaktadir. Yeni Türkiye"nin kültür hayatinda çok önemli bir asamayi basariya ulastiran Tevhid-i Tedrisat Kanunu, aslinda büyük bir kültür hamlesidir. Egitimin birlestirilmesi ile, özellikle 19. yüzyil sonlarindan beri Türkiye egitiminde görülen medrese ve okul (mektep) diye devam eden ikililige son verilmistir. "Tevhid-i Tedrisat Kanunu" ile ögretim ve egitim birligi saglanarak milli kültür birligine yönelmek istenmistir. Ögretim ve egitime milli ve laik bir karakter veren Tevhid-i Tedrisat Kanunu, milli gelisme tarihinde daima büyük yer tutacak bir inkilabin da adi olmustur.

3 Mart 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu, ögretim ve egitimin birligini saglamakla beraber medreselerin de kaldirilmasini saglamistir. Keza 3 Mart 1924 tarihli, Ser"iye ve Evkaf Vekaletlerinin kaldirilmasina dair kanunla da, vakiflarin bagli bulundugu vekalet (bakanlik) kaldirildigindan ve Tevhid-i Tedrisat Kanunu"nun üçüncü maddesi ile de Ser"iye ve Evkaf Vekaleti bütçesinde mektepler (okullar) ve medreseler için ayrilan ödenek Maarif Vekaletine (Milli Egitim Bakanligina) devredildiginden, medreselerin kaderini tayin Maarif Vekaletine birakilmistir.

2 Mart 1926"da kabul edilen, "Maarif Teskilati Hakkinda Kanun" Tevhid-i Tedrisat (Ögretimin Birlestirilmesi) Kanunun ilkelerinin isigi altinda egitim hizmetlerini düzenlemistir. Devletin izni olmadan hiç bir okulun açilmayacagini öngören Maarif Teskilati Hakkinda Kanun ayni zamanda çagdisi bütün derslerin okul müfredat programlarindan kaldirilmasini da saamistir.

Alıntı:
Tevhid-i Tedrisat Kanunu

Vikipedi, özgür ansiklopedi






3 Mart 1924 günü Mecliste kabul edilen “Tevhid-i Tedrisat” Eğitimde birlik ilkesini içeren kanundur. Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eğitim birliği bir sistem olarak benimsenmiş bulunmaktadır. Osmanlı Devleti'nde medreselerin yanında modern okullar ve azınlık okulları kurulmuştu. Her okulun kendine ait bir eğitim sistemi vardı. Bu farklı eğitim sistemlerinde yetişen nesiller arasında kültür çatışmaları meydana geliyordu.
Tevhid-i Tedrisat Kanunuyla, bütün okullar kurulan MEB'e bağlanmıştır. Tekke, medrese ve zaviyeler kapatılmıştır.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu'yla eğitim öğretimin birleşmesiyle birlikte eğitimde de laiklik sağlanmıştır.
Michael Winter'e göre "Tevhid-i Tedriat Yasası birleşik, modern, seküler, eşitlikçi ve milli bir eğitim sistemiydi. Sistemin ulusçuluğu geliştiren bir rolü olması, özellikle milli kimlik yerine İslam kimliğine sahip olan ve aynı zamanda çok sayıda bölgeye, kabilelere, ırklara ve dil birimlerine ayrılmış olan bu ülke için yaşamsal önem taşıyordu."[1

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Lütfen Yorumunuzun anlaşılır ve imla kurallarına uygun olmasına dikkat ediniz.